İletişim
Writer

Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Erman Aral

Biliç OyunuÇevir

Biliç oyunu, kış mevsiminde kapalı mekânlarda kız ve erkek çocuklar tarafından ocak başında çöp çubuklarla oynanan, bilmeceye dayalı bir oyundur. Asal Sorma Oyunu (Burdur) ve Bilmeli Matal Oyunu (Kayseri) olarak da bilinen bu oyunun adının kaynağı ve tarihi bilinmese de adının oyun ortasında söylenen tekerlemelerin bir veya birkaç kelimelik ilk bölümüyle ilgili olduğunu belirten araştırmacılar vardır (Özdemir, 2006: 45, 110-111). Biliç Oyunu'nun soru sormaya dayanması, Kayseri’deki adı ve uzun kış gecelerinde kapalı mekânlarda oynanması, oyunun sözlü kültürle yakın ilişkisini gösterir. Burdur ve Çankırı'da 1941 ve 1968’de kaydedildiği ifade edilen (Özdemir, 2006: 140) oyunun ocak başında oynanması; ocak başının yemek, eğlenmek, kutlamak, anlatmak gibi vesilelerle insanları bir araya getirme ve dolayısıyla, bugün oldukça zayıflamış olmakla birlikte, kültürün aktarımını sağlama niteliğiyle açıklanabilir.

Oynanış bakımından Burdur’daki asal sorma oyunundan farklı olan oyunun Çankırı’daki oynanışı Şükrü Elçin’in 1968’deki derlemesine göre şöyledir: Oyun, kurallara hâkim bir oyuncunun, ellerini arkasına alıp birine çöp saklamasıyla başlar. Daha sonra, çöpü saklayan ve Burdur’da “ebebaşı” olarak bilinen oyuncu önceden belirlenen (örneğin sayışmaca yoluyla) sıraya göre oyunculardan birine çöpün hangi elinde olduğunu sorar. Soru sorulan kişi de "ya şunda, ya bunda / keçe kulak başında" diyerek tahminini söyler. Çöpün saklandığı eli doğru tahmin eden oyuncu "bir biliç" diyip çöpü yüzüne sürer ve çöpü saklama sırası ona geçer. Tahminin yanlış olması hâlinde ise çöpü saklayan oyuncu "bir biliç yapmış" sayılır. Oyun, diğerlerine tahminlerinin sorulmasıyla sürer. On biliçe ulaşmayı başaran ilk kişi oyunu kazanır ve arkadaşlarına ceza verme hakkına sahip olur. Oyunu kazanan, diğer oyuncuların eline tura (ucu düğümlü mendil) ile vurup cezalandırır (Oğuz vd. 2020: 253; Özdemir, 2006: 45). Burdur’da ise “ruhu eğlenmeye dayalı olan” bu oyun bir ebebaşının seçilmesini ve bu kişinin diğerlerine bilmece sormasını içerir. “Üstü deri altı un, daha altı odun” (iğde), “Çınçınlı hamam, kubbesi tamam, bir gelin aldım, babası imam” (saat) gibi bilmeceler sorulur. Bilmeceyi bilen oyuncu, “ebereis” de denen ebebaşından izin alarak cevabı söyler. Cevabın doğru olmaması durumunda ceza verilir (Caferoğlu, 1941: 64).

Günümüzde bu oyunun özellikle kış aylarında okullarda kural ve içeriği çeşitlendirilerek oynanması ve kazanımlarına yoğunlaşılarak örgün eğitim sistemiyle ilişkilendirilmesi mümkündür. Okuldaki güncel bir uyarlamasından hareketle (Oğuz vd. 2020: 254), oyun çöp çubuklarla sınırlandırılmayıp çeşitli görsellerden (hayvan, meyve, sebze, araç gereç, vb.) oluşan kartlarla oynanabilir ve dolayısıyla tahminde kullanılacak kelimeler çeşitlendirilebilir. Böylelikle, oyunun okullara taşınmasıyla tasarlama becerisi, el göz koordinasyonu, takım uyumu ve dili kullanma becerisi geliştirilebilir.

KAYNAKLAR

Caferoğlu, Ahmet. (1941). Anadolu Dialektolojisi Üzerine Malzeme II Oyunlar, Tekerlemeler, Yanıltmaçlar ve Oyun Istılahları. İstanbul: Bürhaneddin Matbaası.

Oğuz, Öcal, vd. (2020). Anadolu Çocuk Oyunları. ed. Uğur Kılıç ve Nilay Türk. Ankara: Millî Eğitim Bakanlığı.

Özdemir, Nebi. (2006). Türk Çocuk Oyunları (2. Cilt). Ankara: Akçağ Yayınları.

MADDE YAZARI

Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Erman Aral

ISBN

978-625-99966-0-8