İletişim
Writer

Dr. Öğr. Üyesi GÜLŞAH HALICI

KaydırakÇevir

Kaydırak Oyunu’nun ilk defa ne zaman oynandığı ve tarihi geçmişinin kaçıncı yüzyıla dayandığı bilinmemektedir. Oyun adını konusundan almıştır. Nebi Özdemir, Türk Çocuk Oyunları Cilt-II adlı eserinde kaydırak için şu bilgileri vermektedir: “Oyun, erkek çocuklar tarafından, toplu olarak oynanır.

Oyunda kullanılan avuç içi büyüklüğündeki yassı atış taşına “gaydırah”, “kale” (küçük daire)ye dikilen ince, uzun ve ucu sivri küçük taşa da “fotah” adı verilir. Kalenin atış çizgisine uzaklığı on beş, yirmi adımdır. Kaleden fotaha atış yapılarak ebe belirlenir. Atış çizgisine en uzak gaydırahı bulunan oyuncu ebe olur ve fotahın başında bekler. Diğer çocuklar ellerinde gaydırahları olduğu halde atış çizgisinde beklerler. Çocuklar, atış çizgisinden gaydırahları ile fotaha atış yaparak fotahı kaleden uzaklaştırmaya çalışırlar. Ebe de vurulan fotahı getirip tekrar kaleye dikmek zorundadır. Atış yapan çocuklar gaydırahlarına ulaşmaya çalışırlar. Ebe fotahı kaleye koymadan kimseye dokunamaz. Gaydırahına ulaşan oyuncu bir ayağı gaydırahında olmak üzere iki ayağını da yere basabilir. Oyuncular gaydırahlarını ayaklarının üzerine diğer ayakları aracılığıyla yerleştirirler. Bu işlem sırasında asla eller kullanılmaz. Ebenin boş bulunduğu bir anda ayaklarının üzerindeki gaydırahı havaya atıp yakalayan oyuncu koşarak atış çizgisine varabilir. Böylece bu oyuncu yeni bir atış yapma hakkı daha kazanmış olur. Ebenin ebeliği bir diğer çocuğa eliyle dokununcaya kadar devam eder. Ebeye yakalanan oyuncu yeni oyunun ebesi olur ve oyun yeniden başlar. Oyun bu şekilde tekrar edilir. Çocuklardan birinin mızıkçılık yapması ya da oyuncuların oyundan sıkılmaları üzerine oyun biter (Özdemir, 2006: 192-193).

Gonca Tokuz’un, “Gaziantep Çocuk Oyunları Üzerine Halk Bilimsel Bir İnceleme” başlıklı yüksek lisans tezinde kaydırak oyunu için Sıypancak sözcüğünün kullanıldığını ve oyunun adını oyunun hareketinden aldığını, yöre ağzında sıypm’ak kaymak anlamında kullanıldığını, sözcüğün bugünkü karşılığının kaydırak olduğunu, çocuk bahçelerinde örneklerine rastlanan kaydırakların Gaziantep’te en basit biçimi olan büyük bir kaya parçasının kaydırak olarak kullanıldığını söyler. Tokuz, oyun için Cemil Cahit Güzelbey’den şunları aktarmaktadır: “Eski kır eğlencelerini anlattığı bir yazısında; sahrenin en eğlenceli bölümünün Çıksorut’un orta yerinde bulunan sıypancak kaya denilen bir kayanın üzerinden kaymak olduğunu belirterek şöyle anlatmaktadır. Beş on yaşları arasında çoğu erkek olan çocuklar ya da kız çocukları da olabilir bu kayanın yüksek tarafına oturarak kendilerini aşağı doğru bırakırlar, soluğu yıllar boyu kayılarak cilalanmış gibi bir hal alan taşın dibindeki yarı kumsal toprakta alırlardı. Sen kayacaksın ben kayacağım diye itişme ve kakışmalar olur” der. Önce çocuk bahçelerinin, daha sonra kreş ve oyun parklarının yaygınlaşması sonucu günün teknolojisiyle üretilen, geliştirilen kaydıraklar çocukların en sevdiği büyük oyuncakların arasında yaygınlığını hâlâ korumaktadır (Tokuz, 2011: 362). Nihan Arslan Erdem, “Artvin’de Çocuk Oyunları (Derleme, İnceleme, Tanif)” başlıklı yüksek lisans tezinde kaydırak için şunları aktarmıştır: “Günümüzde oyun parklarında çocuklar tarafından en çok oynanan oyuncaklardan biridir. Çeşitli yükseltilerde, kıvrımlı, borulu farklı çeşitleri mevcuttur. Eski zamanlarda kaygan taşların köy meydanlarında kaykay gibi kullanıldığı bilinir (Erdem, 2019: 35).

KAYNAKLAR

Erdem Arslan, Nihan. (2019). Artvin’de Çocuk Oyunları (Derleme, İnceleme, Tasnif). Artvin Çoruh Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi.

Özdemir, Nebi. (2006). Türk Çocuk Oyunları. Cilt II. Ankara: Akçağ Yayınları.

Tokuz, Gonca. (2011). Gaziantep Çocuk Oyunları Üzerine Halk Bilimsel Bir İnceleme. Gaziantep Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi.

MADDE YAZARI

Dr. Öğr. Üyesi GÜLŞAH HALICI

ISBN

978-625-99966-0-8