Kukalı Taş OyunuÇevir
Kukalı Taş Oyununun ilk defa nerede ve hangi tarihte oynandığı bilinmemektedir. Kukalı Taş Oyununa Niğde yöresinde Lök Oyunu, Mucuk Oyunu, Adana yöresinde ise Taş Vurmaç oyunu da denmektedir. Kuka, Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğünde “Bir çocuk oyununda yere çizilen daire içine hedef olarak dikilen kutu, taş vb. şeyler.” biçiminde (URL-1); TDK Sözlüğünde ise kuka, “Taş, konserve kutusuna benzer nesnelerle oynanan bir çocuk oyunu.” olarak tanımlanmaktadır (URL-2).
Oyun alanı olarak, çıkmaz sokaklar, boş arsalar, apartman aralarındaki bahçeler ve okul avluları gibi sınırlı bölgeler kullanılabilir. Oyun için gerekli malzemeler; Her oyuncu için birer adet yassı taş, ortaya konulacak yassı taşlardır. Oyun, en az 4-5 kişi olmak şartıyla kızlı erkekli karışık da oynanabilir.
Oyunun oynanışını şu şekilde tarif edebiliriz: En az 5 kişiyle oynanan bu oyunda bütün oyuncuların yassı taşları olur. Ayrıca ortaya üst üste dizilmiş yine yassı taşlardan oluşmuş 10 tane taştan oluşan bir kuka dikilir. Kukadan 3-5 metre uzakta bir yere düz bir çizgi çizilir ve bu çizgi kale görevi görür. Ebe oyuncu kukanın yanında ayakta durur. Diğer oyuncular ellerindeki taşları kukaya atarak devirmeye çalışırlar. Bir oyuncu kukayı devirebilirse, ebe tekrar aynı şekilde kukayı düzeltir. O düzeltene kadar taşı alan oyuncu taşını alıp kalenin arkasına geri geçmelidir. Ebe oyuncu kukayı dikerken, taşları deviren oyuncu ebeye yakalanmadan taşının yanına gidip ayağıyla üzerine basmalıdır. Yapamazsa yeni ebe o oyuncunun taşına eliyle dokunamaz ve ayağıyla üzerine bastığı sürece ebelenemez. Sonra oyuncu taşını ayağıyla fırlatıp bir ayağının üzerinde yakalamaya çalışır. Bunu yapabilirse yerine geçer ve oyuna devam eder. Yapamazsa yeni ebe o olur. İsabetsiz atış yapan oyuncular ebelenmeden istedikleri gibi taşlarını alabilirler (URL-3).
Kukalı Taş Oyunu, Adana-Pozantı yöresinde Taş Vurmaç adıyla bilinmekte ve şu şekilde oynanmaktadır: Yere bir daire çizilir. Dairenin içine portakal büyüklüğünde yuvarlak bir taş koyulur. Çizilen dairenin 3 metre uzağına bir atış çizgisi çizilir. Sayışılarak bir ebe belirlenir. Ebe taşın başında bekler. Atış yapacak çocuklar atış çizgisinden ebe taşını vurmaya çalışırlar. Atış taşları kaygan olmalıdır. Ebe taşı vurulursa, taşını yerine koyuncaya kadar atışı yapan çocuk taşını alıp atış çizgisine kadar gitmelidir. Eğer atış çizgisine yetişemezse atış taşını yere atar ve taşın üzerine basar. Diğer oyuncuların ebe taşını vurmasını bekler. Kimse ebe taşını vuramazsa oyuncular ebeye yakalanmadan atış taşlarını alarak atış çizgisine geri gitmelidir. Ebeye yakalanan ebenin yerine geçerler (Çolak, 2015: 112).
Mehmet Çolak, Adana Geleneksel Çocuk Oyunları isimli yüksek lisans tezinde, oyunun başka bir oynanış şeklini de kayda düşmüştür. Yere koyulan yumurta ya da portakal büyüklüğünde yuvarlak bir taş, üç adım mesafeden atış taşıyla vurulur ve olabildiğince uzağa fırlatılmaya çalışılır. Yuvarlak taşın gittiği yere kadar diğer oyuncu atış yapan oyuncuyu sırtında taşır. Sıra diğer oyuncuya geçer ve oyun bu şekilde sırasıyla devam eder. Bu oyunu çocukların yanı sıra büyükler (20- 50 yaş) tarafından da oynanır (Çolak, 2015: 112).
Nedim Bakırcı, Niğde Folklorunda Çocuk Oyunları isimli çalışmasında Kukalı Taş oyununun iki ayrı versiyonunun değişik isimlerle oynandığını tespit etmiştir. Bunlardan ilki Niğde yöresinde Mucuk Oyunu olarak bilinmekte ve şu şekilde oynanmaktadır: Mucuk (Kuka) Oyunu, 4-5 kişi ile kızlı erkekli oynanır. Yumurta büyüklüğünde yuvarlak bir taş ile her oyuncunun kullanacağı tabak gibi yassı bir taş bulunur (Yassı taşın büyüklüğü oyuncuların isteklerine göre değişir). Küçük bir daire çizilip yuvarlak taş dairenin ortasına konur. Daha sonra daireden 5-6 adım mesafede düz bir çizgi çizilir. Oyuncular ebeyi seçmek için yuvarlak taşın yanından düz çizgiye ellerindeki yassı taşı atarlar. Çizgiye en uzak taş kimin ise o ebe olur. Ebe yuvarlak taşın başında durur, diğer oyuncular ellerindeki taşları sırayla yuvarlak taşa atar. Taş dairenin dışına çıkınca oyuncu yassı taşını almak için hızla dairenin yanına gider ve taşını alarak tekrar hızla çizgiye geri döner. Bu döngü sırayla devam eder. Dairenin içerisindeki taşı hangi oyuncu vuramazsa o ebe olur veya yassı taşı almaya gelirken ebe, gelen oyuncuya dokunursa o oyuncu ebe ile yer değiştirir. Oyun bu şekilde devam eder (Bakırcı, 2015: 207).
Kukalı Taş Oyununun Niğde yöresinde Lök Oyunu olarak bilinen bir türü de şu şekilde oynanmaktadır: Lök Oyunu, Erkek ve kızların birlikte oynadığı bir oyundur. Bir ebe seçilir. Kuka olarak bir teneke veya bir konserve kutusu kullanılır. Ebe dışında her oyuncunun elinde bir yassı taş vardır. Yere bir daire çizilir ve teneke (kuka) bu dairenin içerisine konur. Tenekeden beş adım ötede de bir düz çizgi çizilir. Oyuncular bu çizgiye dizilir, ebe tenekenin başına geçer. Oyuncular sırayla bu tenekeyi vurup dairenin dışına çıkarmaya çalışırlar. Oyuncular ister tenekeyi vursun ister vurmasın taşını almaya giden oyuncuyu ebe yakalamaya çalışır. Ebe hangi oyuncuyu yakalarsa o ebe olur. Oyun böylece devam eder (Bakırcı, 2015: 207).
Kukalı Taş oyunu çocuklarda el ve göz becerilerini koordineli şekilde kullanmayı ve geliştirmeyi sağlayan bir oyundur. Yassı taşlarla hedefi vurup, dairenin dışına çıkarabilmek için hem iyi bir nişancılık hem de refleksin sağlam olması gerekmektedir. Bu oyun eğitsel olarak çocukların gelişimine çok büyük faydalar sağlayabilir.
KAYNAKLAR
Bakırcı, Nedim. (2007). “Niğde Folklorunda Çocuk Oyunları”. Milli Folklor. Sayı 76. 202-209.
Çolak, Mehmet. (2015). Adana Geleneksel Çocuk Oyunları. Niğde: Niğde Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü. Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi.
URL-1: https://sozce.com/nedir/208369-kuka
URL-2: https://sozluk.gov.tr/ ¨kuka maddesi¨
URL-3: https://www.mebmebbis.com/2018/07/kuka-oyunu-nasl-oynanr.html
MADDE YAZARI
Yavuz Bal
ISBN
978-625-99966-0-8